Hayata Dair!

Finansal piyasalardaki agresif değişimler nedeniyle yoğun tempoda piyasa analizleri yazarken hayata dair eksiklikler gözümüzden kaçabiliyor ve bu kaçanların etkisi de topluma büyük bir zarar olarak çıkabiliyor. Bu nedenle de ara ara hayata dair başlıklarla toplumumuz için eksik olarak gördüğüm hususlardan bahsedeceğim. Çok ayrıntılı araştırmalar yapamadığım (yoğunluk nedeniyle) için eksik bilgi nedeniyle hatalar yapabilirim şimdiden affola. Ayrıca eksik gördüğünüz bölümler için [email protected] adresine bildirim yaparak yeni bilgiler elde etmeme de katkı sağlayacağınız için şimdiden teşekkür ederim.

Hayata Dair

Senin için saçımı süpürge ettim ifadesini herhalde duymayan yoktur. Kıymetli annelerimizin eşlerine ya da çocuklarına söylediği bir söz olarak literatüre geçmiştir. Bunu söylerken aslında kötü bir niyetleri olmadığını sadece bazı şeyleri daha iyi anlayabilmemizi sağlayan bir ifade olduğunu da bilmekteyiz.

Annelerimizin üzerimizdeki emeklerini tartışmak yanlış olur. Hatta Kuranı Kerim’de bile “cennet annelerin ayakları altındadır” ifadesi, ne kadar önemli olduklarını görmemiz açısından yeterli bir delildir. Söz konusu Anneler olunca akla ilk gelen terlik 🙂 ve ev hanımlığı olmaktadır. (Terlik işin esprisi tabii ki)

Genel olarak eve para getirenin erkek, evi çekip çevirenin ise kadın olduğu bir ülkede yaşamaktayız. İstihdam içerisinde yer alan kadın sayılarının erkek sayılarına oranına, aldıkları ücretlerin yetersizliğine baktığımızda bu yaklaşımın nedenlerini görebiliriz. Ayrıca evlilik ve doğum sonrasında kadınların iş yaşamını bırakıp kendini evine adaması şaşırtıcı değildir tabii ki ekonomik olarak şartların yeterli olması durumunda…

Türkiye İstatistik Kurumunun son verilerine göre nüfusun %50,2’sini erkek, %49,8’ini kadın nüfus oluşturmaktadır. Türkiye’nin 39 milyon 511 bin 191 kişilik erkek nüfusuna karşılık, 39 milyon 229 bin 862 kişilik kadın nüfusu bulunuyor. Kadın nüfusu içerisinde de 10 milyon üzerinde ev hanımın (10-15 milyon arası) mevcut olduğu düşünüldüğünde gelecek nesillerin yetiştirilmesinde ev hanımlarının öneminin artması ve doğru bir şekilde yönlendirilmesi gerektiğini düşünenlerdenim.

Ev hanımları ile ilgili devlet tarafından nasıl destekler var sorusuna cevap ararken ilk araştırmalarımda özellikle “sigorta primi”yatırılarak emekli olabileceğini gördüğümde çok sevinmiştim ancak detayları incelediğimde biraz hayal kırıklığına uğradım.

Neden mi?

Bir ev hanımının emekli olabilmesi için aylık olarak asgari ücretin yaklaşık olarak %30-35’lik kısmını ödemesi gerekiyormuş. Bu düşünce ile son rakamlar dikkate alınarak yaklaşık 400 – 450 TL aylık ödeme yapması gerekiyor ki hem sağlık hizmetlerinden yararlansın hem de emeklilik hakkı kazansın. Tabii bu rakamların ödenmesi herkes tarafından kolay değil. Kaldı ki bu tutarı ödeyecek kişi hem özel sağlık sigortası hem de bireysel emeklilik sistemlerine dahil olarak devletin sunduğu sağlık ve emeklilik hizmetlerinden kat ve kat daha kaliteli hizmet ve ödeme alabilir.

Tabii ki burada amacım devletin sunduğu hizmeti yerden yere vurmak değil sadece mevcut sistemin alt ödeme rakamının uçurum olduğunu belirtmek ve naçizane dikkat çekmek içindir. Kaldı ki asgari ücretle çalışan bir işçi nasıl olur da bu tutarları ödeyerek eşine sigorta yaptırabilir. Bu konuda sizin olduğu kadar benimde çevremde binlerce hatta yüz binlerce kişi var (TÜİK’e göre 10 milyon üzerinde) ve milyonlarca ev hanımı konuya ilişkin maddi olanaklar nedeniyle emeklilik haklarından yararlanamıyor. Ancak geleceğin cumhurbaşkanları, başbakanları, milletvekilleri, doktorları, mühendisleri, hakimleri , savcıları, öğretmenleri bu annelerin desteği ile birlikte ülkeye hizmet etmektedir.

Bu bilgileri içeren bir yazı ile bilgi almak amaçlı Başbakanlık İletişim Merkezine (BİMER) bir bildirim yaptım.Yapılan geri dönüş aşağıdaki gibidir;

***Başbakanlık Makamına muhatap başvurunuz incelenmiş olup, ev hanımlarına yönelik, isteğe bağlı sigortalı olma , tarım işçilerine yönelik 5510 sayılı kanuna eklenen ek-5 ‘e tabi sigortalılık ve evde el işi ilgili sanatlarla uğraşanlardan vergiden muaf olanlara yönelik sigortalı olma hakları bulunmaktadır. Primlerin düşürülmesi Kanuni bir düzenleme gerektirmekle birlikte, düzenleme yapma yetkisi de TBMM’nin tasarrufundadır. Bilgilerinizi rica ederiz.

İlgili geri dönüşten sonra konu ile alakalı bir değişiklik olabilir mi diye bir kısa yazı yazmak ve dikkat çekmek istedim. Umarım bu tür eksiklikler giderilerek ortaya çok güzel bir tablo çıkar ve en azından ev hanımlarının aile bütçesine olan katkısında çorbada tuzumuz bulunmuş olur.

Saygılarımla…

One Comment

Add a Comment